♣️ 2 Çocuğun Nafakası Ne Kadar
Bülent Özyurt. Aylin hanım merhaba, Teyzem 20.02.2020 tarihinde anlaşmalı boşandı. 500 TL Yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ederek protokol yapılmıştı karşı tarafla, dün itibari ile bir ayı geçti ve vermiş olduğumuz IBAN nosuna henüz nafaka ödemesi yapmadı icra işlemlerine başvurmak için hemenmi yoksa bir iki nafaka süresi geçmesi gerekiyor.
Anave babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder ( TMK 328/1 ). Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir ( TMK 329/1 ). Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.
Evliliksürmekteyken bir aile kavramı çerçevesinde 2 kişiye eşit miktarda bir ödeneğin gelmesinden sonra boşanma sonrası bu ödenek kesileceği için bir tarafın mağdur kalmaması adına yoksulluk nafakası ödenmektedir. · İştirak nafakası çocuğun bakımını karşılamak amacıyla karşı tarafa ödenen nafaka türü olarak
Tüketicifiyat endeksi (TÜFE) 05-2022 için: yıllık %11,39, aylık %1,36 değişim olduğunu düşünürsek; 2020 Nafaka hesaplaması tüfe değişim oranları. TÜFE’de bir önceki aya göre %1,36 bir önceki yılın Aralık ayına göre %4,57 , bir önceki yılın aynı ayına göre %11,39 ve on iki aylık ortalamalara göre %12,10
AKParti'nin Kızılcahamam'da gerçekleştirdiği 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akit'in sürekli gündeme getirdiği 'süresiz nafaka' ve 'çocuk icrası' zulmü ile ilgili düzenleme yapılacağını duyurdu. Erdoğan, nafaka ile ilgili tartışmaları sona erdirmeye
İştiraknafakasının tayininde temel kriter, iştirak nafakası yükümlüsü eşin “gücünün yettiği kadar” kriteridir. Bu durumda gerçekten de çalışmaya engel fiziksel bir engeli bulunmuyor ise yine gelir elde etme imkanı bulunuyor ise iştirak nafakası ödemekle yükümlüdür. Aynı durum tutuklu, hükümlü ya da asker olan eş için de geçerlidir.
Lehinenafakaya hükmedilen çocuk yönünden borçlunun nafaka ödemekle sorumlu tutulabilmesi için çocuğun alacaklı yanında bulunması gerekir. 2003 yılında davalı tarafından davacıya teslim edilen müşterek çocuğun 08.09.2008 tarihine kadar davacı yanında eğitim gördüğünü, müşterek çocuğun 2003 ila 08.09.2008
29. Teknoloji Giderleri. Yargıtay tarafından her ne kadar teknoloji giderleri iştirak nafakasının kapsamında değerlendirilmese de müşterek çocuğun kendini daha verimli geliştirebilmesi için öncelikle internet erişimine ve teknolojik cihazlara (bilgisayar, tablet, telefon vs.) ihtiyacı vardır.
Anaveya babanın iştirak nafakası ödeme yükümü, çocuk kendisine bırakılan kişinin mali durumunun yeterli olmaması ile ilgili değildir. Bu nedenle, çocuğun velayet hakkına sahip olan eşin mali durumu ne kadar iyi olursa olsun, iştirak nafakasına hükmedilebilir. SORU 6: İştirak Nafakasından Feragat Edilemezlik ve Nedenleri
Takipdayanağı ilamda yer alan davacı ve müşterek çocuklar için aylık toplam 650,00 TL’de bu madde hükmüne göre verilmiş tedbir nafakası niteliğinde olup, boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam eder. Kesinleşme tarihinden sonra ise
Bilindiğigibi boşanma ile birlikte bazı önemli sonuçlar doğmaktadır. Bu sonuçlardan biri de nafakadır. Hukukumuzda nafaka, bakım nafakası ve yardım nafakası olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.Bakım nafakası; tedbir nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasından oluşmaktadır. Medeni Kanun m.175 uyarınca nafaka
Nafakalarzaten kişinin gelir seviyesine bakılarak veriliyor, 3000 TL kazanan birine 1000 TL nafaka sorumluluğu yüklenmiyor. Her şeyin bir prosedürü ve sınırı var. Ancak bazı arkadaşlara şöyle katılabilirim, nafaka bence ömürlük olmamalı. Maksimum 1-1,5 sene. Çünkü diğer türlü kadın iş hayatına atılmıyor, parayı
LrH6. Yardım Nafakası, aile bağlarına verilen önemin hukuki bir yansımasıdır. Türk Medeni Kanununda düzenlenen bu nafaka türü, ülkemizde pek çok davaya konu olmuştur. Bu yazımızda bir nafaka türü olarak yardım nafakasını, ne olduğunu, kimlerin talep edebileceğini, kimler tarafından ve ne kadar ödenmesi gerektiğini, nasıl hesaplanacağını vb. hususları açıkladık. Dava süreci ile ilgili bilgilere yer verdik. Yazımızı önemle okumanızı öneririz. İçindekiler1 Yardım Nafakası Nedir?2 Yardım Nafakası Şartları3 Yardım Nafakası Yükümlüleri Kimlerdir ve Kimlere Verilir?4 Yardım Nafakası Ne Kadardır?5 Yardım Nafakasını Artırma, Azaltma ve Kaldırma6 Yardım Nafakası Dilekçe Örneği7 Reşit Çocuğun Yardım Nafakası Talebi8 Yardım Nafakası Ne Zaman Biter?9 Görevli ve Yetkili Mahkeme 10 Yardım Nafakası Davası Ne Kadar Sürer?11 Yardım Nafakası İcra Takibi12 Yardım Nafakasında Zamanaşımı13 Konu ile İlgili Sık Sorulan Sorular14 Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler Yardım nafakası, kişinin kanunda belirtilen yakınlarının yoksulluğa düşmesi halinde, onlara yardımda bulunma zorunluğu kapsamında ödenen bir nafaka türüdür. Kanınız düzenlemeleri 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 364 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. Çeşitli kanunlarda da uygulanmasına ve dava sürecine ilişkin hükümler mevcuttur. Temel düzenlemesi şu şekildedir “Herkes; yardım edilmemesi durumunda fakirliğe düşecek olan altsoyu, üstsoyu ve kardeşlerine nafaka ödemekle yükümlüdür”. Aşağıda alt soy, üst soydan ne anlaşılması gerektiği, hangi şartlarda kişinin nafaka borçlusu olacağını inceledik. DİKKAT! Yardım nafakası, Türk Hukukundaki önemli nafaka türlerinden biridir. Diğer nafakalarla karıştırılması ve yanlış saptama yapılarak hak kayıplarına uğranması olasıdır. Bunun için ne olduğu iyi bilinmeli ve süreç öncesinde muhakkak avukata sorulmalıdır. Yazımızın konusu olan nafaka, genel nafaka türlerinden yalnızca birisidir. Bunun haricinde tüm nafaka türlerini açıkladığımız yazımız olan “nafaka davası ve nafaka türleri 2022” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz. Yardım Nafakası Şartları Kişinin yardım nafakası talep edebilmesi için bazı şartlar vardır. Aynı şekilde kişinin bu nafaka türünün yükümlüsü olması için de şartlar vardır. Yardım edilecek kişi, yardım edenin altsoyu, üstsoyu veya kardeşlerinden birisi olmalıdır. Bu konunun detayları aşağıda edilmemesi halinde kişi yoksulluğa düşecek talep eden kişi, tüm imkanları kullanmasına rağmen geçimini sağlayamıyor olması gerekir. Kardeşe yardım eden kişi refah içinde yardım edilebilmesi için, yardım edilecek kişinin kendi altsoyu veya üst soyundan yardım alamıyor olması gerekir. Kanunda ana ve baba ile eşe karşı bakım borcunu saklı tutmuştur. Bakım nafakası, yardım nafakasından farklıdır. Bu yazının konusu olmadığından burada incelenmeyecektir. Yardım Nafakası Yükümlüleri Kimlerdir ve Kimlere Verilir? Yardım nafakası yükümlüleri kanunda alt soy, üst soy ve kardeşler olarak düzenlenmiştir. Buna göre kişinin, halası, dayısı, amcası, teyzesi gibi yakınları bu hakka sahip değildir. Bir tablo ile göstermek gerekirse Anne ve BabayaÖdenirTeyzeyeÖdenmezHalayaÖdenmezAmcaya ÖdenmezDayıyaÖdenmezAnnenin babasına ve annenin babasına ve babanın annesineÖdenirBoşanılan Eşe ÖdenmezEşeÖdenmezKardeşlereÖdenirEvlat Edinilen KişiyeÖdenirEvlat EdineneÖdenirKardeşin Çocuklarına, Kuzenlere ÖdenmezTorunaÖdenir Nafaka istemine ilişkin dava, kanundaki ifade ile mirasçılıktaki sıraya göre açılmalıdır. Yani kişi öncelikle üst veya alt soyundan talepte bulunmalıdır. Buradan bir şey elde edemediyse veya edilemeyecekse daha sonra kardeşe başvurabilir. Yardım Nafakası Ne Kadardır? Yardım nafakası, kanunda belli bir miktarda gösterilmemiştir. Ancak yine kanunda olan bir ifadeye göre; yardım talebinde bulunan kişinin geçinmesine yetecek ve yardım edecek kişiye ağır mali bir yük getirmeyecek şekilde olmalıdır. Bu da hakim tarafından takdir edilecektir. Nafaka irat biçiminde, yani belirli süre aralıklarla devam eden şekilde ödeniyorsa; hakim, ileride ödenecek miktarı da talep üzerine şimdiden belirleyebilir. Yardım Nafakasını Artırma, Azaltma ve Kaldırma Yardım nafakasının azaltılması veya artırılması mümkündür. Hatta nafakanın tamamen kaldırılması da mümkündür. Bunun için de ayrıca dava açmak gerekir. Mahkemece kişinin artan geçim ihtiyaçları, yardımda bulunanın ekonomik durumu, ÜFE üretici fiyat endeksi oranı ve çeşitli etkenler göz önünde bulundurularak karar verilir. Gerekirse bilirkişi incelemesi, keşif gibi yollara da başvurulabilir. Hakkaniyete uygun olarak bir karar verilir. Bu husus nafakanın artırılmasıdır. Nafakasının azaltılması veya kaldırılması ise nafaka alacaklısının durumunun iyileştiğine, geçimini kendisinin sağlayabiliyor olmasına göre mahkemece karara bağlanır. Ayrıca kanunda ifade edilen diğer bir azaltma veya kaldırma hali de; nafakanın, yükümlülerin bir veya bir kaçından istenmesinin hakkaniyete aykırı düşmesi halidir. Bu halde de nafaka azaltılabilir ya da kaldırılabilir. Görüldüğü gibi, durum mahkemenin takdirindedir. Önemli olan mahkemeye sunulacak bilgi ve belgelerle gerçeğin yansıtılmasıdır. Yardım Nafakası Dilekçe Örneği Yardım nafakası, her somut olaya göre hazırlanacak birbirinden farklı dilekçelerle mahkemeye iletilen talep sonucunda verilir. Somut olayın şartları da farklılık göstereceğinden kesin ve taslak kalıplarla dilekçe örneği sunmak doğru olmayacak, hatta davanın kaybedilmesine bile sebep olabilecektir. Ancak genel hatları ile şöyle bir dilekçe hazırlanabilir Yetkili olan yer belirtilerek AİLE MAHKEMESİNE DAVACI Davacının adı, soyadı, adresi ve Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası vs. kişisel verileri burada yer alır. VEKİLİ Davacı vekilinin adı, soyadı ve adresi ile bağlı bulunduğu baroya dair veriler burada yer alır DAVALI Davalının adı, soyadı, adresi yer alır. DAVA TMK 364’e dayalı yardım nafakası davası olduğu burada belirtilmelidir. KONU Yardım Nafakası Talebini İçeren Dava Dilekçesi olduğu belirtilir. AÇIKLAMALAR Her somut olayın şartlarına göre değişiklik gösteren bilgiler yazılır. Örneğin ilk olarak davalı ve davacı arasındaki akrabalık ilişkisi, kişinin geçim sıkıntısı yaşadığı, davalının maddi imkanlarının genişliği, huzurdaki davanın açılma zorunluluğu olduğu vs. somut olaya göre izah edilir. İddianın dayanağı mevzuat düzenlemelerine yer verilir. Davaya konu bütün vakıalar eksiksiz bir şekilde sıra numarası ile yazılır. Yasal dayanağa ek olarak somut olayla örtüşen yüksek mahkeme emsal kararlarına yer verilir. Eğer bir tedbir yahut adli yardım talebi söz konusu ise buna ilişkin açıklamalar yapılır. HUKUKİ SEBEPLER Türk Medeni Kanununda ve ilgili diğer mevzuattaki madde hükümlerinin numarası belirtilir. DELİLLER Olayı aydınlatmaya yarayacak tüm deliller buraya eklenir. Hangi vakıanın, hangi delille ispat edileceği yazılır. Delil kısmı çok önemlidir zira bu davada iddia ve savunmanın sonradan genişletilmesi yasağı vardır. Yani dilekçeler teatisinden sonra yeni iddia veya delil öne sürülemez. Bu nedenle bu kısmın çok iyi bir şekilde hazırlanması gerekmektedir. TALEP SONUCU Açık bir şekilde talep ve sonuç yazılır. İstenen nafaka miktarı rakamsal olarak belirtilmelidir. Faiz isteniyorsa türü ve oranı belirtilmelidir. İşleyeceği tarih belirtilmelidir. Adli yardım ve tedbir talebi de burada yer alabilir. Netice ve talep kısmı çok önemlidir, zira mahkeme kişinin talebi ile bağlı olduğundan onu aşan bir rakama hükmedemez. Bunun haricinde dava konusu edilmemesi gereken bir husus burada dile getirilirse davanın usulden reddedilmesi söz konusu olabilir. Dava açan kişinin ve varsa vekilinin ad soyad ve imzaları ve tarih yer alır. Reşit Çocuğun Yardım Nafakası Talebi Anne ve baba çocuklarına 18 yaşına gelinceye kadar bakmakla yükümlüdürler. Hatta çocuğun vasisi varsa vasi de çocuk reşit oluncaya kadar ona bakmakla yükümlüdür. Bu konu kanunda düzenlenmiştir. Ancak çocuk ergin olmasına rağmen okulu devam ediyorsa, yani eğitimini henüz tamamlamamışsa bu konuda anne ve babanın bakım yükümlülüğü devam eder. Burada anne ve babanın kendisinden beklenebilecek ölçüde yardım etmesi kriteri vardır. Örneğin ergin çocuk özel okulda okuyor ancak anne ve babanın bunu karşılamaya gücü yetmiyorsa karşılamak zorunda değildir. Bu anlatılan nafaka türü yardım değil, eğitim nafakasıdır. Eğitim nafakasında anne ve baba, reşit olan ancak eğitimi devam eden çocuğun ,sosyal ve kültürel ihtiyaçları da dahil olmak üzere eğitim masraflarını gidermekle yükümlüdür. Bu husus TMK m. 328/2 düzenlemesinde yer almıştır. Ancak reşit çocuğa verilecek yardım nafakası farklı bir konudur. Burada eğitim nafakasından farklı olarak, eğitime devam etme şartı olmaksızın verilir. Yani çocuk okumuyor olsa da verilmesi gerekir. Yardım Nafakası Ne Zaman Biter? Yardım nafakası, mahkeme kararı ile birlikte muaccel hale gelir. Bu tarihten itibaren kararda belirtilen şekilde ödenmelidir. Sona ermesi ise 2 şekilde gerçekleşebilir Bunlardan ilki yardım nafakasının kaldırılmasıdır. Yani mahkemeden kaldırılması için talepte bulunulması halinde, mahkeme nafakayı kaldırırsa, bu halde nafaka ödenmesine gerek kalmaz. Nafakayı sona erdiren diğer hal ise nafaka alacaklısının veya borçlusunun ölmesidir. Nafaka borçlusu ölürse, ödeyebilecek başka bir kişi varsa bu kişiden talep edilebilir. Nafaka alan kişinin ölmesi halinde ise, zaten borçlusunun nafaka ödemesi gereken kişi kalmadığından borç sona erer. Görevli ve Yetkili Mahkeme Yardım nafakasında yetkili ve görevli mahkemenin doğru tespit edilmesi davanın usulden sıkıntı yaşamaması ve sürecin uzamaması açısından oldukça önemlidir. Bu davanın görüleceği mahkeme Aile Mahkemesidir. Eğer o yerde Aile Mahkemesi bulunmuyorsa, davaya Aile Mahkemesi Sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi bakar. Yardım nafakası davası taraflardan birinin yerleşim yerinde açılabilir. Yani davacı kendi yerleşim yerinde açabileceği gibi, kendisinden yardım talebinde bulunacağı kişinin de yerleşim yerinde açabilir. Yardım Nafakası Davası Ne Kadar Sürer? Yardım nafakasına ilişkin davanın, diğer tüm davalarda olduğu gibi, ne kadar süreceği hususunda net bir süre vermek mümkün değildir. Bu davada, tarafların durumu, tebligatların ne kadar sürede gittiği, dilekçeler teaitisinin nasıl ilerlediği, başka yerlerden getirtilecek evraklar ve tarafların sundukları deliller, adli yıl, mahkemenin yoğunluğu vs. süreye olumlu veya olumsuz olarak etki edebilir. Bu noktada sürecin avukat yardımı ile sürdürülmesi her zaman olumlu sonuç doğuracaktır. Yardım Nafakası İcra Takibi Yardım nafakasına hükmedilip nafaka ödenmediği takdirde, icra takibi başlatılabilir. Bu takip ilamlı takiptir. Dolayısıyla borçlunun itiraz etme imkanı çok fazla yoktur. Etse dahi süreç hızlı bir şekilde ekesinleşecektir. Burada kişinin malvarlığından, banka hesaplarındaki paradan tahsilat yapılabilir. Maaş haczi veya taşınır haczi yapılabilir. Çeşitli yollardan nafaka alacağının tahsili mümkündür ki nafaka alacağı hacizde öncelikli alacaklar arasında yer alır. Nafaka Ödememeden Ötürü Tazyik Hapsi Yardım nafakası borcu ödenmediği taktirde kişi hakkında İcra ve İflas Kanunu hükümleri kapsamında nafaka yükümüne muhalefet suçu işlenmiş olunur. Bu durumda yapılan bir şikeyet ile kişi hakkında tazyik hapsi uygulanır. Bu konunun detayları için “nafaka ödememeden ötürü tazyik hapsi” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz. Yardım Nafakasında Zamanaşımı Yardım nafakasının ne kadar sürede zamanaşımına uğrayacağı önemli bir konudur. Kişi nafakanın lehine hükmedilmesinden itibaren bu hakkı elde etmiş olur. Muaccel olduğu tarihten itibaren 10 yıl sonra zamanaşımına uğrar. Yani geriye dönük 10 yıllık tahsilat mümkündür. Tabii bu süre içinde zamanaşımını kesen veya zamanaşımını durduran hiçbir halin bulunmaması gerekir. Kesen veya durduran hal varsa buna göre yeniden zamanaşımı değerlendirilmesi yapılır. Konu ile İlgili Sık Sorulan Sorular Yardım Nafakası Nedir? Anne, baba, dede, nine, çocuk, torun ve kardeşler gibi kanunda belirtilen yakın akrabaya, zor durumda olmaları halinde geçimlerini sağlayabilmeleri için ödenmesi gereken paradır. Yardım Nafakasının Şartları Nelerdir? Kişinin üst ya da altsoyundan biri veya kardeşi olmalıdır. Nafaka alacak kişi tüm çabalarına rağmen geçimini sağlayamıyor olmalıdır. Yardım kardeşe yapılacaksa, davalının refah içinde yaşıyor olması gerekir. Kardeşe dava açmadan önce kendi alt veya üst soyundan talepte bulunulmalıdır. Dede-Nine Yardım Nafakası Alabilir Mi? Kişinin dedesi veya ninesi, kendisinin üst soyu olduğundan ve kanun sayılan kişiler arasında üst soyu da olmasından dolayı, bu kişiler torunlarından nafaka alabilirler. Üniversite Öğrencisi Yardım Nafakası Alabilir Mi? Genellikle üniversite öğrencisinin eğitim masrafları için anne ve babasından aldığı nafaka eğitim nafakasıdır. Ancak üniversitede okuyup kendi geçimini sağlayamayan bir kişi de kanunda sayılan yakınlarından yardım nafakası alabilir Eski Eş Yardım Nafakası Alabilir Mi? Eski eşin böyle bir hakkı yoktur. Evlat Edinilen Yardım Nafakası İsteyebilir Mi? Evlat edinilen kişi, evlat edinme ile birlikte, kendisini evlat edinen kişi ile soybağı kurduğundan dolayı, şartlarının varlığı halinde bu hakkı elde edebilir. Geriye Dönük Yardım Nafakası Mümkün Mü? Yardım nafakasına hükmedilmiş, ancak nafaka borçlusu borcunu ödememişse, bu halde geçmiş 10 yıla ilişkin olarak nafaka alacağı istenebilir. Ancak nafakaya daha hükmedilmeden önce, geçmişe dönük olarak nafaka istenemez. Yardım Nafakası Kesinleşmeden İcraya Konulabilir Mi? Aile hukukuna ilişkin alacaklar, mahkeme kararı kesinleşmeden icraya konulamaz. Ancak bir istisna olarak nafaka alacakları kesinleşmeden de icraya konulabilir. Yardım Nafakasının Para Olarak Ödenmesi Zorunlu Mu? genellikle ve kural olarak para şeklinde, iratlar halinde ödenir. Ancak bunun para olarak değil de mal olarak ödenmesi yargı kararlarında yer almaktadır. Yardım Nafakası Ödenmezse Ne Olur? Nafaka alacaklısı, elindeki mahkeme kararı ile ilamlı icra takibi başlatabilir. Ayrıca nafaka yükümlülüğüne muhalefetten ötürü şikayetçi olarak kişi hakkında tazyik hapsi talep Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler Yardım nafakası, aile hukukunun önem arz eden nafaka türlerinden biridir. Yazımızda konuya ilişkin bilinmesi gereken detaylara değindik ve bu detayları açıkladık. Sık sorulan sorulara yanıtlar verdik. Görüldüğü üzere oldukça karışık bir yapıya sahip olan ve üzerinde titizlikle durulması gereken bir konudur. Bu nedenle yaşanabilecek hak kayıplarının önüne geçilebilmesi için Aile Hukuku alanında uzman bir avukattan hukuki danışmanlık almak faydalı olacaktır.
İştirak Nafakası Nedir, Nasıl Hesaplanır ve Ne Zaman Sona Erer? İştirak nafakası hukuki nitelik olarak bakım nafakası kapsamına girmektedir. Çocuğun velayeti kendisine verilmemiş olan eş tarafından diğer eşe, evlilik birliğinin sona ermesi durumunda verilmekte olan iştirak nafakası ile amaç çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılımın sağlanmasıdır. Velayeti kendisinde olmayan eş tarafından iştirak nafakası ödense de, müşterek çocuğun bakım yükümlülüğü esas olarak velayeti kendisinde olan taraftadır. Kısacası iştirak nafakası, çocuğun korunması ve bakımı için zorunlu bir kurumdur. İştirak nafakası olarak adlandırılan ve eşlerin, müşterek çocukları üzerindeki bakım ve yetiştirilmesine özen gösterme yükümlülüğünün en belirgin göstergesi olan bu nafaka, velayet hakkına bağlı bir yükümlülük değildir. Bununla beraber iştirak nafakası bir yükümlülük sonucu doğduğundan yoksulluk nafakasından farklı olarak eşlerin kusuru bakımından bir tespit yahut araştırma yapılması gerekmemektedir. İştirak nafakası en erken, kesinleşen boşanma kararından sonra hükmedilen bir nafakadır. Boşanma sebepleri arasından herhangi biriyle sebebiyle açılan boşanma davasıyla beraber ya da boşanmadan sonra ayrı bir dava ile talep edilebilen iştirak nafakası boşanmadan sonra talep edilebilmesi için müşterek çocuğun henüz ergin olmaması gerekmektedir. Kural olarak iştirak nafakası, müşterek çocuk ergin olana kadar devam etmektedir ancak istisnai olarak çocuğun eğitim hayatı boyunca da devam edebilmektedir. Boşanma davası ile birlikte talep edilmesi halinde, boşanma kesinleştiğinde iştirak nafakası da işlemeye başlamaktadır. İştirak nafakası boşanma davasından sonra ayrı bir dava ile talep edildiğinde ise iştirak nafakası, dava tarihinden itibaren işlemeye başlamaktadır. Dava devam ederken ise çocuk için tedbiren nafaka ödenmesine mahkemece hükmedilebilir. İştirak Nafakasını Kim Talep Edebilir? Çocuk adına iştirak nafakası davası açma hakkı, küçüğe fiilen bakan ana ya da babadadır. Şartların gerektirmesi ve küçüğün ayırt etme gücünü haiz olmaması durumunda iştirak nafakası, atanan kayyım ya da vasi tarafından talep edilmektedir. Ancak küçüğün ayırt etme gücünü haiz olması ihtimalinde iştirak nafakası hakkı, küçük tarafından da kullanılabilmektedir. Yargıtay kararında evlilik dışı doğan çocuk için annenin babadan iştirak nafakası talep etme istemi reddedilmiştir. Şöyle ki; “… Evlilik dışı çocuklar yönünden; annenin, babadan nafaka isteyebilmesi için baba ile çocuklar arasında soybağının kurulmuş olması gerekir. Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kurulur. Baba ile aradaki soybağı ise, babanın anayla evlenmesi, tanıma veya hakim kararıyla gerçekleşir. Mahkemece, evlilik dışı ilişkiden doğan çocuklar ile baba arasında nesep bağı kurulmadan nafakaya hükmedilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir …” İştirak nafakası sahibi müşterek çocuk olduğundan, anlaşmalı boşanma protokolü ile iştirak nafakası talep edilmeyeceğinin kararlaştırılmış olması, sonrasında velayet sahibi eşin ya da çocuğun bu nafaka için talepte bulunamayacağı anlamına gelmemektedir. Çocuğun ihtiyaçları doğrultusunda daha sonra da iştirak nafakası talep edilebilecektir. İştirak Nafakası Nasıl Hesaplanır? Velayet sahibi olmayan eşin de çocuğa karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlayan bir araç olan iştirak nafakası miktarının hesaplanması için bazı ölçütler bulunmaktadır. Bu ölçütler şunlardır Çocuğun ihtiyaçları Yiyecek giderleri Giyecek giderleri Barınma giderleri örneğin; ev, yurt, pansiyon Sağlık giderleri Dinlenme giderleri örneğin; tatil ve seyahat giderleri Eğitim giderleri Harçlık giderleri Ulaşım giderleri örneğin; okul servis giderleri Eşlerden her ikisinin de mali ve sosyal durumları Çocuğun gelirleri Hakimin takdir yetkisi Nafaka yükümlüsü olan eşin gerçek malvarlığının ortaya çıkması bakımından bankalara, mal müdürlüğüne, tapu sicil müdürlüğüne ve ilgili kuruluşlara yazı yazılması büyük önem arz etmektedir. Ancak uygulamada bu tespit genellikle emniyet müdürlüğüne bağlı polis memurları tarafından yapılmaktadır. Nafaka ödemekle yükümlü olan eşin mali gücünün olmaması durumunda örneğin; çalışamayacak durumda olma ve aynı zamanda bir geliri olmama, mali gücü ortadan kaldıran sebebin yükümlü eşin kusurundan kaynaklanmaması halinde yükümlülük ortadan kalkmaktadır. Her ne kadar yükümlü eşin mali gücü nafakanın ortadan kaldırılmasında dikkate alınsa da, velayet sahibi eşin mali gücünün olup olmaması, nafaka yükümünün ortadan kaldırılması hususunda dikkate alınmamaktadır. Çocuğa ait gelirler de nafakanın miktarının belirlenmesinde dikkate alınmakla beraber, nafakanın verilip verilmemesi hususunda bir etki doğurmamaktadır. Çocuğun gelirlerine, çocuğun bakımı amaçlı, başvurulması için gerek ananın gerekse de babanın mali gücü oranında vereceği nafakanın yetersiz kalması gerekmektedir. Sayılan ölçütlere ilişkin bilgiler tespit edilerek ve değerlendirilerek hakim tarafından, serbestçe, hakkaniyete uygun bir nafaka miktarı belirlenmektedir. Hakimin belirleme yetkisi yanında, tarafların eşlerin aralarında yapacakları bir anlaşma ile nafaka miktarının, artırım oranının ve miktarın ödeneceği para cinsinin belirlenmesi de mümkündür. Ancak anlaşmada belirtilen hususların geçerlilik kazanması için yine hakim tarafından onaylanması gerekmektedir. Nafaka Miktarının Artırılması ve Azaltılması Talebi TMK göre durum değişikliği olması halinde taraflar nafaka miktarının değiştirilmesini ya da tamamen kaldırılmasını talep edebilmektedirler. Önemli olan husus bir talepte bulunulmasıdır. Hakimin nafaka miktarı ya da nafakanın verilmesi bakımından re’sen bir değişiklik yapması durumu söz konusu değildir. Kanunda, nafaka miktarına ilişkin değişiklik yapılması için geçmesi gereken bir süre takdir edilmediğinden, değişikliğe sebebiyet verecek yeni bir durumun vuku bulması halinde mahkemeden talepte bulunulabilmektedir. Bununla aynı doğrultuda olmak üzere, nafaka belirlemesinin üzerinden belirli bir süre geçmesi, değişiklik talep edilmesi ve değişikliğin kabul edilmesi açısından yeterlilik teşkil etmemektedir. İştirak Nafakası Nasıl ve Ne Zaman Ödenir? TMK iştirak nafakasının her ay peşin olarak ödeneğini hükme bağlamıştır. Bu hükümden anlaşılacağı ve nafakanın özelliği gereği, söz konusu nafaka irat biçiminde ve yalnızca para ile ödenmektedir. Tarafların aralarında yaptıkları bir anlaşma yoksa ya da bir anlaşma olup bu anlaşma hakim tarafından onaylanmamışsa, nafakanın ödeneceği para cinsi Türk Lirası’dır. Daha kısa bir ifade ile; nafakanın yabancı para cinsinden ödenmesine hakim tarafından karar verilememektedir. Yargıtay sayılı ve tarihli kararında da belirtildiği üzere; nafakanın yabancı para üzerinden ödenmesi taraflarca kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmışsa, hal ve şartlarda bir değişiklik olmadığı sürece, bu husus uyarlama davasına konu olamamaktadır. İştirak nafakası miktarı kadar, ödenme zamanı da önemlidir ve taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça hakim ödenme zamanının re’sen belirlemektedir. Hakim, bu zamanı belirlerken nafaka ile yükümlü olan tarafın gelir elde ettiği zamanı ve çocuğun giderlerinin yoğun olduğu zamanı göz önünde bulundurmaktadır. İştirak Nafakası Ne Zaman Sona Erer? İştirak nafakası aşağıdaki durumlarda sona ermektedir Çocuğun ergin olması Çocuğun ergin olmasıyla birlikte nafaka kendiliğinden sona ermektedir. Çocuğun ergin olması için ya çocuğun 18 yaşını tamamlaması ya da evlenmesi veya mahkemece ergin kılınması gerekmektedir. Nafaka kendiliğinden sona eren bir nafaka olduğundan, yükümlünün ayrıca mahkemeden bir karar alması gerekmemektedir. Ergin olan ancak eğitim hayatına devam eden çocuk bakımından nafakanın kendiliğinden kalkması durumu söz konusu değildir. Çocuk eğitimine devam ediyor ve eğitimi çalışıp para kazanmasına engel oluyorsa, eğitimin tamamlanması için gereken normal süre boyunca nafaka ödenmeye devam edilmektedir. Yargıtay son zamanlarındaki kararlarında; eğitime devam edilse bile iştirak nafakası ödenmeyeceğini ancak şartların oluşmuş olması koşuluyla yardım nafakası talep edilebileceği kanaatindedir. Ölüm Nafaka yükümlüsünün veya nafaka alacaklısı olan çocuğun ölmesi durumunda nafaka sona ermektedir. Nafaka yükümlüsünün doğan miktarları ölmeden önce ödememesi halinde bu miktar mirasçılarından talep edilebilmektedir. Yine aynı ihtimalin oluşması halinde nafaka yükümlüsü değil de çocuk ölmüş ise, söz konusu alacakları talep etme hakkı çocuğun mirasçılarına geçmektedir. Velayet hakkının alınması Söz konusu nafaka, velayet hakkına sahip olmayan eşin müşterek çocuk üzerindeki yükümlülükleri yerine getirmesinin bir sonucu olduğundan velayet hakkının nafaka yükümlüsü eşe geçmesi halinde nafaka yükümlülüğü, velayet alımı için açılan davanın açıldığı tarihten itibaren geçerli olacak şekilde, sona ermektedir. Çocuğun hayatını kazanmaya başlaması Ergin olmayan çocuk, çalışarak kendi hayatını kazanmaya başlayabilmektedir. Bu durumda, nafaka yükümlüsü mahkemeye başvurarak nafakanın sona ermesini talep edebilmektedir. Böyle bir talep önüne gelen hakim, hakkaniyete göre bir karar verir ve kararın kesinleştiği tarih itibariyle nafaka sona ermiş kabul edilir. Eşlerin tekrar evlenmeleri Velayet hakkı sahibi eş ile nafaka yükümlüsü eşin, nafaka alacaklısı çocuğun erginliğinden önce tekrar evlenmesi halinde nafaka sona ermektedir. Nafakanın sona ermesi için resmi evlilik şart olup, fiili bir birliktelik yaşanması nafakanın sona ermesi açısından bir sebep teşkil etmemektedir. Nafaka yükümlüsünün yoksullaşması Yoksul durumda olan nafaka yükümlüsünün yoksulluğunun kendi kusurundan kaynaklanmadığında nafakaya karar verilmemekle beraber karar verildikten sonra nafaka yükümlüsünün yine kusursuz bir şekilde yoksulluğa düşmesi durumunda da nafaka, mahkeme kararının kesinleşmesiyle sona ermektedir. İştirak nafakasından vazgeçilmesi Velayete sahip olan eşin nafaka alacağından vazgeçmesi yalnızca muaccel olan ancak ödenmeyen nafaka borçlarına ilişkindir. Bu sebeple nafaka borçlusu doğmuş olan nafaka miktarını ödemekten kurtulmaktadır. Ancak nafakanın kendisinden kurtulmuş sayılmamaktadır. Eşlerin aralarında bir anlaşma yaparak nafakadan vazgeçmesi de mümkündür. Fakat bu vazgeçişin geçerli olabilmesi için hakimin onayı gerekmektedir. Velayet sahibi eşin nafaka alacağından vazgeçmesi, tekrardan iştirak nafakası talep edemeyeceği anlamına gelmemektedir. Durumu kötüleşen ve çocuğa karşı olan yükümlülüklerini kendiliğinden yerine getiremeyecek duruma gelen eş tekrardan nafaka talep edebilmektedir. İştirak Nafakası Ödenmezse Ne Olur? Nafaka yükümlüsünün nafaka miktarını ödememesi halinde velayet sahibi eş, şikayet yolu ile, yükümlünün 3 aya kadar tazyik hapsi yaptırımına tabi tutulmasına sebep olabilmektedir. Tazyik hapsi süreci içerisinde iken yükümlünün borcunu ödemesi durumunda tahliyesi mümkün olabilmektedir. Nafaka yükümlülüğünü yerine getirmeyen eşin nafakanın miktarına ilişkin dava açması halinde, tazyik hapsi uygulanması açılan söz konusu davada karar verildikten sonraya bırakılabilmektedir. Yükümlü hakkında tazyik hapsine karar verilmesi için diğer eşin şikayeti gerektiğinden, şikayetin geri alınması durumunda hakim düşme kararı vermelidir. Tazyik hapsine karar verildiğinde, nafaka yükümlüsü tebliğ veya tefhim tarihinden itibaren başlamak üzere 7 gün içerisinde bu karara itiraz edebilmektedir. Sonuç İştirak nafakası eşlerin boşanmasının doğurduğu sonuçlardan olup müşterek çocuklar üzerinde etki doğurmaktadır. Velayet hakkı kendisine verilmeyen eşin çocuk üzerindeki bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülüğünü yerine getirmesinin somut bir göstergesi olan iştirak nafakasında hakkaniyete uygun bir miktar belirlenmektedir. İştirak nafakası, çocuk ya da velayet sahibi eşin talep edebildiği bir nafakadır. Miktarı ve ödeneceği zamanı belirlenen iştirak nafakasının nafaka yükümlüsü tarafından ödenmemesi, müşterek çocuk bakımından doğacak zararlar göz önünde bulundurularak yaptırıma bağlanmıştır.
Nafaka alacaklılığı, çocuğun bireyselliğinin bir parçasıdır. Hukukumuzda, çocuk kendisini dünyaya getiren ana ve babasından bakım parası isteyebilir. Bu onun en doğal hakkıdır. Ana ve babanın bu nafaka yükümü sosyal yardım ve dayanışma düşüncesinden kaynaklanır; onların velayet hakkından bağımsızdır Rona, Serozan Çocuk Hukuku, İstanbul 2005, vd. .Öte yandan, aile bireylerinden birinin yoksulluğa düşmüş olması halinde, diğerlerinin onun yardımına koşmaları da ahlak kurallarının gereğidir. Fakat bu gereklilik bir hukuk kuralı haline gelmediği sürece, aile bireylerini yoksulluk içinde bulunan hısımlarına yardım etmeye zorlamak imkânı yoktur. Diğer taraftan, yoksulluğa düşmüş olan bir hısıma yardım etmemek, "aile dayanışması fikrine" aykırı düştüğü gibi, toplumun hak duygusunu da zedeler. İşte, kanun koyucular bütün bu düşüncelerle bir kimseyi, yoksulluğa düşmüş olan hısımlarına yardım etmeye zorlarlar ki, buna nafaka yükümlülüğü denir Turgut Akıntürk/Derya Ateş Karaman Türk Medeni Hukuku, Aile Hukuku, İstanbul 2012, vd. ……Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak koyucu, bu kapsamda aile bireylerinin ekonomik olarak korunması amacıyla 4721 sayılı TMK'nun 328 ve 364/1. maddelerinde düzenleme göre, TMK'nun 328. maddesi"Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler."Hükmünü içermekte olup;TMK'nun 364/1. maddesinde ise"Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür." düzenlemesine yer üzere, kanun koyucu TMK'nun 328/2. maddesinde getirdiği yeni hükümle, eğitime verdiği önemi vurgulamış ve öğrenimlerini başarıyla sürdürmekte olan çalışkan ergin öğrencileri desteklemiş olmaktadır Turgut Akıntürk/Derya Ateş Karamanage., .743 sayılı Medeni Kanununun yürürlükte olduğu dönemde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun gün ve 2/99-21 sayılı içtihadındaki; "Babanın sosyal durumu bakımından çocuğun okutulmasının gerekmesi halinde iştirak nafakasının çocuğun erginleşmesinden sonra da okumaya devamı sebebiyle ödenmesi, Medeni Kanunun hükümlerindendir. Zira, evlilik birliğinin boşanma ile ortadan kalkmış olması, ana ve babanın çocuğa karşı olan borçlarında bir değişiklik meydana getirmez. Diğer deyimle, ana ve babanın beraber yaşaması halinde nasıl her ikisi beraberce çaba göstererek çocuğu sosyal durumlarına göre okutmakla ödevli idiyseler, boşanmadan sonra dahi bu ödevleri sona ermez" ilkesi, kanun koyucu tarafından TMK. hükmüyle yasal kural haline hukuksal kavramı ise mevzuatımızda tanımlanmamıştır. Belirtmek gerekir ki, yoksulluk ekonomik ve sosyal koşullarla doğrudan ilgilidir. O nedenle, bunu ülkenin ekonomik ve sosyal koşulları altında belirlemek gerekir. Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama, maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkına sahiptir Anayasa . Şu halde, bu temel hakkın tabii sonucu yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek yerinde ağır ekonomik koşullar karşısında eğitimle çalışmayı bir arada sürdürmenin mümkün olmayacağı, bir kural ve karine olarak kabul edilmelidir HGK'nun gün ve E1999/2-288, K1999/294 sayılı ilamı . YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/3-1627 K. 2015/1020 T. dava dilekçesi ile; öz babası olan davalıdan, boşanma davasında lehine hükmedilen 100 TL iştirak nafakasının, 18 yaşını doldurması ve halen eğitim hayatının devam ediyor olması nedeniyle, aylık 500 TL'ye artırılmasını talep ve dava davacının halen üniversite mezunu ve meslek sahibi olduğundan başkasının yardımına ihtiyaç duymayacağını savunarak davanın reddini bir yüksekokul bitirmiş 23 yaşlarındaki halen çalıştığı da anlaşılan erkek çocuğun açık öğretimde öğrenci olduğundan bahisle babasından yardım nafakası istemesinin yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz 328/2 ve 364/1. maddelerine göre, şayet çocuk reşit olduğu halde eğitimine devam ediyorsa eğitimi sona erinceye kadar ana ve babanın bakım borcu devam eder. Bu durumda çocuk ana ve babaya karşı yardım nafakası davası delillere göre, davacı her ne kadar Adnan Menderes Üniversitesi Karacasu Memnune İnci Meslek Yüksekokulu mezunu olsa da dava tarihi itibariyle halen Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesinde 3. sınıf öğrenci olup, sabit bir yerde çalışmamakta ve düzenli bir geliri bulunmamaktadır. Davalı babanın ise adliyede memur olduğu yaklaşık 1500 TL maaşının bulunduğu Yargıtay uygulamalarına göre açık öğretim fakültesinde eğitim görmek yardım nafakasına mani değildir. Davacının düzenli bir geliri bulunmamaktadır. Günün ekonomik koşulları ve ülkedeki ekonomik yapı da nazara alındığında davacının eğitimini bir an önce tamamlaması kendi menfaatinedir. Ayrıca davacının çalışarak eğitim hayatını beraber götürmesini beklemek eğitim hayatını zora izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir olayda, davacının iştirak nafakasının artırımı yönündeki talebi TMK. 328/2 ve 364/1. maddesi kapsamında yardım nafakası talebini davacı yararına hakkaniyete uygun bir miktarda yardım nafakasına hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir… ,Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu TMK 'nun 328/2 ve 364/1. maddeleri kapsamında yardım nafakası istemine davanın reddine dair verilen karar davacının temyizi üzerine, özel Daire'ce yukarıda yazılı nedenlerle Mahkemece, önceki gerekçelerine ilave olarak, "…davacının şu anda nişanlı olduğu, düğünlerde piyanistlik yaptığı, aylık 300 TL gelirinin olduğu, davalının oğlu reşit olduktan sonra 53 ay iştirak nafakasını kendi isteğiyle ödediği, daha sonra bu nafakaları geri istediği, bunun üzerine davacının eldeki davayı açarak iştirak nafakasının arttırılmasını talep ettiği, davacının açık öğretim fakültesine kayıtlı olduğu ikinci okulu olduğu, halen 24 yaşında olan davacının sağlık bakımından çalışmasına engel bir durumunun bulunmadığı, davacının halen adliyede yazı işleri müdürü olarak çalışan annesi ile birlikte yaşadığı, evlenme hazırlığı içinde olan davacının açık öğretim eğitim giderlerini karşılamaya yetmeyecek düzeyde olduğunun kabulünün mümkün bulunmadığı, düzenli ve yeterli bir gelirinin bulunduğunun anlaşıldığı, Yargıtay kararları incelendiğinde nafaka talep eden kişilerin işsiz olup eğitim gördükleri açık öğretim fakültesinin ilk yükseköğretim kurumu olduğu, davalı baba açısından eğitim giderlerine katılma yönünden makul sürenin geçmiş olduğu, bu haliyle davacının açık öğretimde öğrenci olduğundan bahisle babasından yardım nafakası istemesinin 2 ve 4. maddesinde düzenlenen dürüstlük ve hakkaniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiği, 365. maddesinin 3. fıkrası hükmüne göre nafakanın, yükümlülerin bir veya bir kaçından istenmesi hakkaniyete aykırıysa hakimin, onların nafaka yükümlülüğünü kaldırabileceği, davanın yasal koşullarının oluşmadığı…" gerekçeleriyle önceki kararda kararını, davacı temyiz yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; üniversitede okuyan ve düzenli bir geliri bulunmayan ergin davacı çocuk yararına yardım nafakası takdiri gerekip gerekmediği noktasında olaya gelince; dava tarihi itibariyle davacı çocuk reşit olup, iki yıllık meslek yüksek okulu mezunudur. Aynı zamanda, eğitimini 4 yıllık bir fakültede tamamlamak isteyerek, Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesine de kayıt yaptırmıştır. Davanın açıldığı tarihte de 3. sınıf öğrencisi olarak eğitimine devam etmektedir. Meslek yüksek okulundan mezun olmakla birlikte, mesleğine uygun bir iş bulamamış; özel yeteneği nedeniyle düğünlerde müzik aleti kullanarak, cüzi bir miktar para kazanmaktadır. Kazandığı para, ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi, okulunun harç ve giderlerine de durumda, davacı çocuğun davalı babanın yardımına ihtiyacı olduğu açıklanan ilkeler uyarınca, baba yoksulluğa düşmüş çocuğuna yardım etmek zorundadır. Çocuğun okulunu bitirip, bir işe girmesi, çocuğun yararına olduğu gibi, babanın da yararına halde, yerel mahkemece davacı yararına hakkaniyete uygun bir miktarda yardım nafakasına hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davacı çocuğun nafaka isteminin tümden reddine karar verilmesi doğru Genel Kurulunda yapılan görüşmede azınlıkta kalan bir kısım üyeler, yerel mahkeme direnme kararının gerekçeleri itibariyle doğru olduğu, bu nedenle onanması gerektiği ileri sürülmüş ise de; yukarıda belirtilen gerekçelerle bu görüş Kurul çoğunluğunca böyle olunca; yerel mahkemece, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen özel Daire bozma ilamına uyulması gerekirken, yanılgılı gerekçe ile önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya nedenle, direnme kararı BOZULMALIDIR.
İştirak Nafakası Miktarı Nasıl Belirlenir? İştirak nafakası miktarının belirlenmesi velayet sahibi olmayan eşin çocukların eğitim ve bakım masraflarının karşılanması için her ay düzenli olarak ödediği nafaka boşanma kararlarında mahkemeye herhangi bir talep gelmese bile mahkeme kendiliğinden iştirak nafakasına hükmetmekte 18 yaşından küçük çocukların bakım ve eğitim yaşamlarına velayet sahibi olmayan diğer eşinde katılması nafakası miktarı nasıl belirlenir konusunda aile hakimi yetkili kılınmıştır. Mahkeme eşlerin maddi durumlarını, sosyal konumlarını takdir ederek hazırlatacağı raporlar ışığında kararlar vermekte velayet sahibi olunmayan eş boşanmadaki kusur durumuna bakılmadan iştirak nafakası takdir Nafakası Ne Zaman ve Nasıl Açılır?İştirak nafakasına boşanma davasıyla birlikte aile mahkemesi hakimi re’ sen karar vermektedir. Bu sebeple ayrıca dava açılmasına gerek yoktur. Fakat nafaka miktarında artış ve azalma talepleriyle eşlerden herhangi birinin nafakanın kaldırılmasını talep etmesi halinde çocuk 18 yaşına girinceye kadar yeniden nafaka davası yükümlüsünün ödemesi gereken iştirak nafakasını ödememesi halinde icra takibi başlatılabileceği gibi ödenmeyen nafakalara dair geçmişe yönelik icra takibi de 2019 yılında geriye doğru ödenmemiş iştirak nafakasına karşın 2009 yılına kadar geriye dönük nafaka icra takibi yapılabilmektedir. Geriye doğru nafaka talepleri 10 yıllık zamanaşımına Nafaka Miktarında Nelere Dikkat Edilir?Boşanma davası sonucunda çocuğa nafaka ne kadar ödenir 2019 konusu oldukça merak miktarının belirlenmesinde çocuğun iyi bir aile ortamında yaşamının devamının sağlanması çocuğun ahlak, sağlık ve eğitim gibi tüm ihtiyaçlarının başkalarına muhtaç olmadan karşılanması öngörülmektedir. Bu kapsamda nafaka miktarı belirlenirken;Çocuğun ihtiyaç duyacağı maddi tutar,Çocuğun yaşı, eğitim durumuAnne ve babanın sosyal hayattaki konumları ve yaşam koşulları,Velayeti elinde bulundurmayan ebeveynin ekonomik durumuGibi ölçütler birlikte değerlendirmektedir. Örneğin bir iş adamının boşanma durumunda ödeyeceği iştirak nafakası ile asgari ücretli bir kişinin ödeyeceği iştirak nafakası aynı olmamakta boşanma davasına bakan aile hakimi hakkaniyet ilkeleri ölçüsünde nafaka tutarına karar nafakasında boşanmadan sonra nafaka arttırılması talepleri de mümkün olmaktadır. Aynı şekilde nafaka kararı veren aile mahkemesine dava açılarak velayeti elinde bulundurmayan eş aleyhine nafaka artırılması talep edilebileceği gibi mahkemenin karar verirken davalının mali gücündeki artışı dikkate alınacağı nafakasının artırılması istenecekse bu konuda aile hukuku alanında uzman avukatlık bürolarından hukuki destek alınmasında yarar Nafakası Ne Zaman Sona Erer?Genel kural olarak iştirak nafakası yoksulluk nafakasında olduğu gibi sınırsız olarak değil velayet altında olan çocuğun reşit olmasına kadar devam nafaka miktarı 2019 eğitim masrafları, bakım masraflarının artması, çocuğun kurs ya da özel okula gitmesi gibi gerekçeler gösterilerek arttırılabilmektedir. Nafaka ödeme yükümlüsünün ölümü, nafaka ödenen çocuğun evlenmesi veya eğitim hayatına devam etmemesi halinde sonra Nafakası Miktarı Nasıl Belirlenir4721 Sayılı un 330. Maddesine göre “nafaka miktarı çocuğun ihtiyaçları ile ana babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenecektir. Nafaka miktarının belirlenmesinden çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur”.Eski Türk Kanunu Medenisinde bu maddeyi karşılayan bir hüküm yoktu. Maddede çocuk için nafaka takdir edilirken ne gibi ölçütlere bağlı kalınması gerektiği sayılmış ikinci fıkrasında “nafakanın her ay peşin ödenmesi gereği” hüküm altına alınmıştır. Çocuk için nafaka takdir edilirken aşağıdaki hususlar göz önünde tutulmalıdırİştirak Nafakası Miktarı Belirlenmesi KriterleriÇocuğun yaşı İştirak nafakası çocuğun yaşı göz önünde bulundurularak saptanır. Çocuğun yaşına göre gereksinimleri de farklı olacağından yargıç çocuğun yaşını saptamalı iştirak nafakası takdir ederken çocuğun yaşını dikkate eğitim durumu Yargıç iştirak nafakası takdir ederken çocuğun okuduğu okulun özel olup olmadığını, çocuğun okul giderlerini, servis giderlerini kitap ve okuldaki sosyal etkinlikleri dikkate alıp iştirak nafakasını ona göre belirlemelidir. Çocuğun sosyal çevresi ve eskiden beri devam eden yaşam seviyesini göz önünde hakkı verilen eşin ekonomik, sosyal ve kültürel düzeyi Yargıç iştirak nafakası takdir ederken velayet hakkı verilen eşin ekonomik, sosyal ve kültürel düzeyini de göz önünde bulundurulmalı velayet verilen tarafın ekonomik gücü yoksa diğer tarafın bakım borcundan kaynaklanan yükümlülüğünü göz önünde bulundurup iştirak nafakasını ona göre çocuklarını uygun bir şekilde geçindirmesi görevi Çocukların uygun bir şekilde geçindirilmesi ana ve babanın görevidir. Yargıç ana ve babanın ekonomik ve sosyal durumunu araştırmalı yukarıdaki ölçütleri de göz önünde bulundurarak çocuk için hakkaniyet duygusu içinde bir karar vermelidir. İştirak nafakası takdir edilirken ülkenin içinde bulunduğu genel ekonomik koşullar da göz önünde bulundurulmalı enflasyon dikkate alınmalı verilen iştirak nafakasının kısa süre içinde alım gücünü yitirmemesine dikkat Sayılı un 330/1. Maddesine göre iştirak nafakası saptanırken varsa çocuğun geliri de göz önüne alınmalıdır. Çocuğun velayeti hükmen kendisine verilen taraf çocuğu fiilen teslim almadığı takdirde iştirak nafakasını 2. Hukuk Dairesine göre “velayeti eylemli olarak kullanmayan veli diğerlerinden alınmasına karar verilen iştirak nafakasını isteyemez”. İştirak nafakası boşanma, ayrılık ve evliliğin butlanı davalarının eki ferisi niteliğindedir. Belirtilen davalar içinde iştirak nafakası talep edilmişse Yargıç talebi aşarak daha fazla iştirak nafakasına karar Kararı – İştirak Nafakası Miktarı Nasıl Belirlenir?BOŞANMA DAVASI – DAVALI KADIN ÖN İNCELEME DURUŞMASINDAN ÖNCE SUNDUĞU DİLEKÇE İLE İŞTİRAK NAFAKASI TALEP ETTİĞİ – VELAYETLERİ DAVALI ANNEYE VERİLEN MÜŞTEREK ÇOCUKLAR LEHİNE İŞTİRAK NAFAKASINA HÜKMEDİLMESİ Davalı kadın ön inceleme duruşmasından önce sunduğu dilekçe ile iştirak nafakası talep ettiğine göre, talebinin süresinde olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, velayetleri davalı anneye verilen müşterek çocuklar M. ve B. Z. lehine iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi de doğru olmayıp, bozmaya gerektirmiştir. İştirak Nafakası Miktarı Nasıl Belirlenir?Diğer makalelerimize Ankara Avukat sayfamızdan göz atabilirsiniz.
Çocuğun Nafaka Miktarı 2021Çocuğa Ödenen Nafaka Ne Zaman Sona Erer Çocuğun nafaka miktarı 2022 , çocuğa nafaka ne kadar ödenir 2022 , çocuğa nafaka ne kadar bağlanır , çocuk nafakası ne kadar gibi sorular çok fazla sayıda bizlere yöneltiliyor. Aile bireylerinin boşanma kararı almasından sonra ayrılık sürecine giren çiftler bazı konularda hem fikir olmaları üzerine boşanma davası sürecini başlatırlar. Bu süreç anlaşmalı boşanmalarda kısa bir sürede sonuçlanır. Fakat çiftlerin birbirleri ile boşanma konusunda hem fikir olamamaları boşanma sürecinin uzatabilmektedir. Çocuğun Nafaka Miktarı 2022 – Çocuğa Ne Kadar Nafaka Ödenir Boşanma işleminin tamamlanmasından sonra anlaşmalı boşanma sürecini tamamlayan çiftler anlaşma koşullarını yerine getirerek hayatlarına devam ederler. Boşanma sürecinden sonra en önemli konulardan bir tanesi de, eğer çiftin çocukları varsa çocuğun kimin velayeti altında kalacağıdır. Çoçuğa ne kadar nafaka ödenir sorusu tam bu aşamada ortaya çıkmaktadır. Çiftin bu konuda kesinlikle bir anlaşmaya varması gerekir aksi halde velayet davası sırasında atanan hakim konuyu inceleyip uygun kararı verecektir. Velayet davasının sonuçlanması sonrasında çocuğun velayetini alan tarafa karşı tarafın çocuk için nafaka ödemesi gerekir. Burada şu ayrımı yapmakta fayda var eşe ve çocuğa nafaka bağlanırken aynı hususlar değerlendirmeye alınmaz. Çocuğa bağlanılan nafaka çocuğun ihtiyaçları da göz önüne alınarak belirlenir. Çocuğa nafaka bağlanılırken bir çok hususa dikkat edilmektedir. Çocuğun eğitim, sağlık ve zorunlu tüm ihtiyaçları ayrıca düşünülerek nafaka bedeli hesaplanmaya özen gösterilir. Fakat bu durum sadece tek taraflı değildir. Nafakayı ödeyecek tarafında maddi durumu bu noktada çok önemlidir. Velayeti alan eş tarafından talep edilen meblağ, ödeme gücü olmayan karşı taraftan tahsil edilemez. Yani nafaka ödeyecek tarafın gelir düzeyi nafakanın belirlenmesinde çok önemli bir etkendir. Velayet ve nafaka süreçlerinde yanınızda güvenebileceğiniz bir avukatın olması çok önemlidir. Haklarınızı en doğru şekilde savunan bir avukat ile hakkınız olanı sonuna kadar elde edebilirsiniz. İşini iyi yapan bir avukat, karşı tarafın gelir düzeyine göre gerekli savunmaları yaparak olabilecek en iyi sonucu almanız için faydalı olur. İşinde profesyonel bir avukat çocuğa ne kadar nafaka ödenir sorunuza gayet net açıklamalar getirebilir. Dosyayı iyi analiz eden bir avukat haklarınızı alabilmeniz için her zaman sizin yanınızda olacaktır. Boşanma süreci bir çok açıdan sancılı bir süreç olabilir hele ki işinde profesyonel olmayan bir avukat ile çalışıyorsanız, durum iyice çekilmez bir hal alabilir. Çocuğa ne kadar nafaka ödenir 2022 yılında da merak edilen konular arasındadır. Çiftlerin boşanması sonrasında çocuğun velayetini alan taraf nafaka hakkını kazanır. Çocuğa nafaka ne kadar bağlanır sorusunu, çocuğun velayetini alan tarafın merak etmesi gayet doğaldır. Çiftlerin boşanması sonrasında çocuğun hayat kalitesinde herhangi bir değişim olmaması için gerekli ödemelerin velayeti alan tarafa ödenmesi gerekir. Çocuğun nafaka miktarı mahkeme sırasında, nafakayı ödeyecek tarafın gelir düzeyine göre belirlenmektedir. Anlaşmalı boşanma davalarında çocuk için ödenecek nafaka miktarı konusunda, anlaşmaya varılmışsa büyük oranda mahkeme kararı anlaşılan tutar üzerinden olacaktır. Anlaşmalı boşanmalarda, çocuk için ödenecek nafaka miktarı daha kolay sonuçlanmaktadır. Çiftlerin nafaka konusunda anlaşamamaları sonucunda ise süreç biraz daha uzayabilmektedir. Çocuğa Ödenen Nafaka Ne Zaman Sona Erer Nafakanın bağlanmasından sonra yıllar içerisinde çocuğun giderlerinin farklılaşması sonucunda çocuğun nafaka ücretinin düzenlenmesi dava kararıyla gerçekleştirilebilir. 18 yaşına gelene kadar, yasal olarak çocuğa belirlenen nafakanın ödenmesi ne kadar nafaka ödenir başlıklı yazımızda olan bütün bilgilendirmeler genel bilgilendirmeler olup yasal olarak tüm haklarınızı öğrenmek için konusunda uzman bir avukattan destek almanız gerekmektedir. Bulunduğunuz yere göre avukat araştırması yapabilirsiniz.
2 çocuğun nafakası ne kadar